Güncelleme Tarihi:
Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Türk-Alman Üniversitesi'nin uluslararası nitelik kazanma yolunda bir adım teşkil ettiğini belirterek, "Diğer ikili üniversiteler gibi ikili işbirliğinin bir aracı ve böylece iki ülke arasındaki başarılı partnerliğin de bir sonucu. Bu üniversite, partner üniversitelerle ve bilim alanındaki üstün nitelikteki çalışmalarla bilim alanında öncü olmaya aday bir üniversite" dedi.
Gauck, Beykoz'da Türk-Alman Üniversitesi'nin resmi açılış törenindeki konuşmasına, "Bu güzel Beykoz'daki, bu kampüsteki beynelmilellik ve hareketlenme ruhunu gören ünlü Türk şairi Nazım Hikmet'in sözlerini anımsayabiliriz: En güzel deniz, henüz gidilmemiş olandır" diyerek başladı.
Yeni bir şeye cesaret etmenin, her zaman çaba gerektirdiğini ve olumlu anlamda heyecan ve ilham verici olduğunu dile getiren Gauck, Türk-Alman Üniversitesi projesinin de böyle olduğunu ve bugünkü törenle de resmi açılışın gerçekleştirildiğini söyledi.
Gauck, Türkiye ve Almanya'nın bilim ilişkilerinde yeni bir fasıl açtığını belirterek, "Biz, bugün burada partnerlik ve diyalog anlamında bir üniversite açıyoruz. Tabii ki bu adım çok itinalı bir hazırlık sonrasında gerçekleşti. Müzakereler yapıldı, anlaşmalar imzalandı ve geçtiğimiz sonbaharda ilk öğrenciler, öğrenimlerine başladı" diye konuştu.
Her başlangıcın uzun bir geçmişi olduğunu ifade eden Gauck, şöyle devam etti:
"Türkiye ile Almanya arasındaki çeşitli ilişkilerde bilimin her zaman önemli bir rolü oldu. Ülkelerimiz arasında bilim alanındaki ilişkiler, Osmanlı dönemine kadar uzanıyor. Nazi rejiminin baskısından kaçarak Türkiye'ye sığınan insanlar olduğunu unutmamamız gerekiyor. Onlardan bazıları, Türk üniversitelerinde görev aldı. Örneğin daha sonra Berlin Belediye Başkanı Ernst Reuter, yerel politikalar alanında profesör olarak Ankara'da Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde 1938 yılından itibaren Türk kentlerinin gelişimine katkıda bulundu. Savaştan sonra Almanya'ya geri dönenlerin birçoğu, Türkiye ile olan bağlarını sürdürdü, kültür, ekonomi veya siyaset alanında. Bu nedenle kültürel diyalog ve anlaşma için Ernst Reuter girişimi, Türk-Alman Üniversitesi'nin kuruluşuna önemli bir ivme kazandırdı."
ALMANYA İKİNCİ SIRADA
Gauck, Türk-Alman ilişkilerinin her zaman geliştiğini ve daha yoğun hale geldiğini vurgulayarak, "Bu nedenle bugün Türk öğrencilerinin öğrenim gördüğü ülkeler arasında ABD'den sonra Almanya ikinci sırada. Aynı şekilde Almanya'dan da Türkiye'ye çok sayıda öğrenci geliyor" dedi.
EN ÖNEMLİ ARTILARINDAN BİRİ
Almanya Cumhurbaşkanı Gauck, dün konuşma yaptığı Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nin, Berlin'deki Humboldt Üniversitesi ile kültürlerarası bir bakış açısını benimseyen bir eğitim dalı bulunduğunu öğrenmesine değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türk-Alman Üniversitesi uluslararası bir nitelik kazanma yolunda bir adım teşkil ediyor. Diğer ikili üniversiteler gibi ikili işbirliğinin bir aracı ve böylece iki ülke arasındaki başarılı partnerliğin de bir sonucu. Bu üniversite, partner üniversitelerle ve bilim alanındaki üstün nitelikteki çalışmalarla bilim alanında öncü olmaya aday bir üniversite. Aynı zamanda Türk ve Alman şirketleriyle yakın bir işbirliği gerçekleştirerek, ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin daha da yoğunlaşmasına katkıda bulunabilir. Böylece Türk-Alman Üniversitesi, bir mesaj verebilir. Bu mesaj, işbirliğinin tüm partnerleri daha da güçlendireceği yönündedir.
Bu üniversite çok özel bir konuma sahip, zira Türkiye ve Almanya arasında bilim, fikir alışverişi ve diyalog için önemli bir forum. Asya ile Avrupa arasındaki kesişme noktasında konumlanıyor ve hem Almanya'dan hem Türkiye'den gelen genç insanların bir araya gelmesi için yaratılmış adeta. Burada bağlantılar kurabilir, bütün yaşamları boyunca bu bağlantıları geliştirebilirler. Hem Türkiye'den hem Almanya'dan hem başka ülkelerden daha fazla genç insanın burada okumasını arzu ediyoruz. Aynı zamanda bu üniversitenin daha çok sayıda Türk gencinin Almanca öğrenmesine olanak sağlamasını ve Almanya'da uzun süre kalabilmesini arzu ediyorum. Üniversitenin çok dilliliğinin, Türkçe, Almanca ve İngilizce'nin, üniversitenin en önemli artılarından biri olacağına inanıyorum."